Blog İçi Arama

Grilikten Koşar Adım Maviye...

Dünya.. apartmanlar..inşaatlar..asfaltlar.. egzoz dumanları.. arabalar vesaire... Ne kadar da bunaltıcı öyle değil mi?

O zaman buyurun "Yaratalım Kendi Dünyamızı.." Kuralsız.. Masmavi...

Ve Şimdi Hoş Geldiniz
KARACA DÜNYASINA

26 Kasım 2012 Pazartesi

N'oldum Sandım Yalnız 'GEL'

Gel, seninle biraz iş güç olalım...
Çalışıp çalışıp karşılığını alamayalım. Ay başları olalım gelmeyen.
Kredi kartı borçları olalım hiç bitmeyen.

Gel, seninle biraz İsrail olalım biraz Filistin
Öylesi kavgalarda sevişelim ki dünya yerinden oynasın
Dinlerce ihanet, dillerce nefret yağsın yarınlarımıza.

Gel, seninle biraz Afrika olalım..
Aç susuz sıcak gecelerimiz olsun insanlığa inat...
Sevişip sevişip aids yağdıralım spermlerce dünyaya..

Gel, seninle biraz Amerika olalım birleşik...
Öyle bir yumruk vuralım ki masaya ne dünya bizsiz ne biz dünyasız..
Gizli saklı yaralarımızı sarılmalarla tedavi ettirelim zengin sofralarda
Siyah kanlı kelebek saraylarda...

Gel, seninle aç olalım, açık olalım.
Bir yoksulun en zengin umudu bir zenginin aklına gelmeyen ihtiyacı olalım.
Her akşamın şarabı her saç telinin kırmızısı olalım.

Gel seninle biraz Arap olalım...
Bir kısım bir garip bakarken dünyada yabancıymış gibi eteklerimizle kalabalık
Bir kısım çarşaf desin sarsın üstümüze de yansın o yeşil...

Gel, seninle biraz Çin, biraz Japonya ya da ne bileyim gel Asya olalım
Akıl dolusu bir kalabalık olalım en mahrem aşkları kopyalayalım
Aşkları kopyalayalım. Aşkları kopya, aşklar kopya... Neyse dön evine..

Gel, seninle biraz Ankara olalım...
Sabahın erkeninde üst baş ceket gocuk dolanalım çıplak bedene soba,
Bir vakit tepede gri hava, bir soğuk beton birde evli barklı telaş olalım..

Gel seninle bir olup çoğalalım...
Koltuk altımda bile sen kok... Kırmızı bir çarşafta !


25 Kasım 2012 Pazar

Afedersiniz Bayım !

Söylemeden edemeyeceğim !

Hayat benim ve benim hayatım senin sağ elinden daha değerli. Sikme daha fazla !

Vaz Geçtim..

      Sevmekten, sevişmekten, sigara veya içkiden değil elbete. Bu sıralar bana tüm bu kaosu yaşatan herkesten de değil. Ya da yolda yürürken minik taşları tekmelemekten de değil. Her gece yatağa girdiğimde hayal kurmaktan hiç değil ! Sabahları uyandığımda aynadaki kısa konuşmalarıma da devam ediyorum. Eski dostlarımı hatırlamaktan da vaz geçmedim. Küfür edebiliyorum hala...

      Vaz geçmekten vaz geçtim bugün. Tüm yenilgiler tüm hüsranlar ve kaybetmişliklerin inadına! Pazara gidip alışveriş yapmak istiyor canım. Dolmuşta kimseye yer vermemek. Marketten hiç ihtiyacım olmayan bir şeyi sırf fiyatı düşmüş diye satın almak. Trafiğin akış yönüne doğru yürümek. Ve evet kış mevsimi ! Götüm donsun Ankara'nın ayazında. Ben vaz geçtim vaz geçmekten. Sakin bir Bethowen esintisi.

      Tüm aklıma gelenleri yapmaktan vaz geçecektim ki bu aklıma gelenden de vaz geçtim. Şimdi ne bir şair ne bir şehir. Ben MUSTAFA KARACA.